Bölgedeki yardım gruplarına göre, Suriye ile Türkiye arasındaki uluslararası yardımın Suriye’ye taşınması için Birleşmiş Milletler tarafından onaylanan tek geçiş, depremden bu yana kullanılamaz hale geldi ve zaten sıkıntılı bir süreci karmaşıklaştırdı.
Bab al-Hawa olarak bilinen geçiş, son dokuz yıldır yardım için tek bağlantı noktası oldu.
Türkiye, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nün bir üyesidir ve dünyanın büyük bir kısmıyla dostane diplomatik ilişkiler sürdürmekte ve ona destek ve doğrudan yardım erişimi sağlamaktadır.
Ancak Devlet Başkanı Beşar Esad rejimi ve ülkedeki iç savaş nedeniyle yaptırımlar altında kalan Suriye, birçok ülkeden doğrudan yardım alamıyor. Sivil toplum kuruluşları, Türkiye’den geçişi bir cankurtaran halatı haline getirerek yardımı ulaştırmalı.
Avrupa Ortadoğu Programı Direktörü Julien Barnes-Dacey, “Eğer Bab al-Hawa çalışmıyorsa, teknik olarak, kuzeybatı Suriye’ye sınır ötesi yardım ulaştırmanın başka bir yolu yok gibi görünüyor” dedi. Dış İlişkiler Konseyi, depremden etkilenen bölgeyi kastediyor.
Bab al-Hawa’ya ulaşmak bile şu anda büyük bir çile gibi görünüyor” diye ekledi. “Yollar Türkiye’den Suriye’ye gidiyor gibi değil.”
Son yıllarda Birleşmiş Milletler’de Esad yanlısı Rusya, Türkiye’den Suriye’nin muhalif bölgelerine yapılacak yardımları engellemeye ve bunun yerine tamamını hükümetin kontrolündeki başkent Şam’dan dağıtmaya çalıştı.
Pazartesi günü Birleşmiş Milletler’de konuşan Suriye temsilcisi Bassam al-Sabbagh, yaptırımların yardımı engellediğini söyleyerek ve yardımın bunun yerine Şam’daki hükümet aracılığıyla gelmesi gerektiğini öne sürerek yaptırımların kaldırılması çağrısında bulundu.
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Ned Price Pazartesi günü yaptığı açıklamada, “Suriye halkının insani ihtiyaçlarını karşılamak için elimizden geleni yapmaya kararlıyız” dedi. “Bunu 12 yıllık iç savaş boyunca milyarlarca dolar değerinde yaptık. Bunu farklı bir süreçle yapıyoruz” diyerek Türkiye üzerinden Suriye’ye ulaşan sivil toplum örgütlerini kastediyor.
Depremin meydana geldiği Türkiye’nin Gaziantep kentinde bulunan bir yardım grubu olan Bahar Organizasyonu’nun İcra Direktörü Sharvan Ibesh, sınırın her iki taraftaki işçilerin depremden etkilenmesi de dahil olmak üzere lojistik nedenlerle kapalı göründüğünü söyledi. . Geçişlerle ilgili net bir şey yok” dedi.
Yardım kuruluşları, depremin ardından başka lojistik sorunlarla karşı karşıya.
Avrupa Barış Enstitüsü danışmanlarından Emma Beals, Twitter’da Türkiye’nin güneyindeki bir havaalanına atıfta bulunarak, “Antakya havaalanı ve Antakya’dan Bab al-Hawa’ya giden yol, Gaziantep’ten Antakya’ya giden yol gibi çöp oldu” diye yazdı.
Türkiye’deki yıkımın Suriye’deki kurtarma çalışmalarını etkilemesi muhtemel.
Bahar Organizasyon yardım grubundan Bay Ibesh, “Mevcut durumun özellikle kötü yanı, normalde Suriye’de bir kriz olduğunda, Türk tarafındaki durumun iyi olmasıdır” dedi. Ancak Suriye sınırındaki Türk vilayetleri de bu durumdan etkileniyor” dedi.
-
Bab al-Hawa olarak bilinen geçiş, son dokuz yıldır yardım için tek bağlantı noktası oldu.
Türkiye, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nün bir üyesidir ve dünyanın büyük bir kısmıyla dostane diplomatik ilişkiler sürdürmekte ve ona destek ve doğrudan yardım erişimi sağlamaktadır.
Ancak Devlet Başkanı Beşar Esad rejimi ve ülkedeki iç savaş nedeniyle yaptırımlar altında kalan Suriye, birçok ülkeden doğrudan yardım alamıyor. Sivil toplum kuruluşları, Türkiye’den geçişi bir cankurtaran halatı haline getirerek yardımı ulaştırmalı.
Avrupa Ortadoğu Programı Direktörü Julien Barnes-Dacey, “Eğer Bab al-Hawa çalışmıyorsa, teknik olarak, kuzeybatı Suriye’ye sınır ötesi yardım ulaştırmanın başka bir yolu yok gibi görünüyor” dedi. Dış İlişkiler Konseyi, depremden etkilenen bölgeyi kastediyor.
Bab al-Hawa’ya ulaşmak bile şu anda büyük bir çile gibi görünüyor” diye ekledi. “Yollar Türkiye’den Suriye’ye gidiyor gibi değil.”
Son yıllarda Birleşmiş Milletler’de Esad yanlısı Rusya, Türkiye’den Suriye’nin muhalif bölgelerine yapılacak yardımları engellemeye ve bunun yerine tamamını hükümetin kontrolündeki başkent Şam’dan dağıtmaya çalıştı.
Pazartesi günü Birleşmiş Milletler’de konuşan Suriye temsilcisi Bassam al-Sabbagh, yaptırımların yardımı engellediğini söyleyerek ve yardımın bunun yerine Şam’daki hükümet aracılığıyla gelmesi gerektiğini öne sürerek yaptırımların kaldırılması çağrısında bulundu.
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Ned Price Pazartesi günü yaptığı açıklamada, “Suriye halkının insani ihtiyaçlarını karşılamak için elimizden geleni yapmaya kararlıyız” dedi. “Bunu 12 yıllık iç savaş boyunca milyarlarca dolar değerinde yaptık. Bunu farklı bir süreçle yapıyoruz” diyerek Türkiye üzerinden Suriye’ye ulaşan sivil toplum örgütlerini kastediyor.
Depremin meydana geldiği Türkiye’nin Gaziantep kentinde bulunan bir yardım grubu olan Bahar Organizasyonu’nun İcra Direktörü Sharvan Ibesh, sınırın her iki taraftaki işçilerin depremden etkilenmesi de dahil olmak üzere lojistik nedenlerle kapalı göründüğünü söyledi. . Geçişlerle ilgili net bir şey yok” dedi.
Yardım kuruluşları, depremin ardından başka lojistik sorunlarla karşı karşıya.
Avrupa Barış Enstitüsü danışmanlarından Emma Beals, Twitter’da Türkiye’nin güneyindeki bir havaalanına atıfta bulunarak, “Antakya havaalanı ve Antakya’dan Bab al-Hawa’ya giden yol, Gaziantep’ten Antakya’ya giden yol gibi çöp oldu” diye yazdı.
Türkiye’deki yıkımın Suriye’deki kurtarma çalışmalarını etkilemesi muhtemel.
Bahar Organizasyon yardım grubundan Bay Ibesh, “Mevcut durumun özellikle kötü yanı, normalde Suriye’de bir kriz olduğunda, Türk tarafındaki durumun iyi olmasıdır” dedi. Ancak Suriye sınırındaki Türk vilayetleri de bu durumdan etkileniyor” dedi.
-